Atatürk

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olmasının yanı sıra, eğitime ve öğretmenlere verdiği önemle de Türk milletinin gönlünde özel bir yere sahip olmuştur. Atatürk, eğitimin bir milletin çağdaşlaşmasında ve kalkınmasında temel taşlardan biri olduğuna inanmış ve bu doğrultuda birçok reform gerçekleştirmiştir.

Atatürk, öğretmenleri sadece birer bilgi aktarıcısı olarak görmekle kalmamış, aynı zamanda onların toplumu aydınlatan ve geleceğe yön veren bireyler olduğunun bilincinde olmuştur. Bu nedenle, 24 Kasım 1928’de Millet Mektepleri’nin açılışıyla birlikte, ülke genelinde okuma yazma seferberliği başlatmış ve öğretmenlere büyük bir sorumluluk yüklemiştir.

Atatürk’ün “Başöğretmen” unvanını almasının ardından, eğitim ve öğretmenlik konusundaki reformlar hız kazanmış ve bu alanda atılan adımlar, Türkiye’nin modernleşme sürecinde önemli bir yer tutmuştur. Atatürk’ün eğitimdeki vizyonu, bugün de öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.

Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin önderi, Cumhuriyet’in kurucusudur. 1881 yılında Selanik’te doğmuş, askeri ve siyasi liderlik yetenekleriyle tarihe damgasını vurmuştur. Atatürk, Türk Kurtuluş Savaşı’nı başarıyla yöneterek, 1923’te Türkiye Cumhuriyeti’ni ilan etmiş ve halkın egemenliğine dayalı bir devlet kurmuştur.

Cumhuriyet’i kurarken, Türk toplumunun çağdaş, laik ve modern bir yapıya kavuşması için köklü reformlar gerçekleştirmiştir. Eğitimde, hukukta, kadın haklarında ve ekonomi alanında önemli adımlar atmış; Osmanlı İmparatorluğu’nun geleneksel yapısından, bilimin ve aklın ön planda olduğu bir devlet yapısına geçişi sağlamıştır.

Atatürk’ün en büyük mirası, Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar ayakta tutacak olan çağdaşlık, özgürlük ve eşitlik anlayışıdır. Bugün onun ilkeleri, Türk halkının yaşam felsefesi olarak yol gösterici olmaya devam etmektedir. Atatürk, sadece bir lider değil, halkını modernleşmeye ve özgürleşmeye sevk eden bir düşünürdür.